T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Diyarbakır Ergani İlçe Halk Kütüphanesi

Tarih

TARİH

ERGANİ TARİHİ 


Ergani,Yukarı Mezopotamya’nın sayılı yerleşim birimlerinden biri olup, Akranya, Erkenin, Erkanikana, Yanari, Zülkarneyn , Arsania, Urhana, Aşat isimleri ile anılmıştır. Çayönü Ören Yeri Ergani yöresinde arkeolojik kazılar XIX.yüzyılda başlamış ve günümüze kadar da devam etmiştir. 

İlçenin 7 km. güneybatısındaki Sesverenpınar (Hılar) Köyü’ndeki Çayönü’nde yapılan araştırmalar yöredeki yerleşimin MÖ.7250-6750 yılları arasında başladığını göstermiştir. Burası insanın yerleşik düzene geçiş sürecini en iyi yansıtan bir arkeoloji merkezidir. Bu bölgede, günümüzden 10.000 ile 5.000 yıl öncesi arasında kalan 5.000 yıllık dönemi ortaya koymuştur. Burada Neolitik Çağa ait örme yuvarlak evler, basit kulübeler ortaya çıkarılmıştır.

Çayönü kazılarında bulunan en görkemli yapı “Saltaşlı Yapı” olarak bilinen yaklaşık 10 metre genişliğinde, yüzeyleri düzletilerek parlatılmış, iri kalker bloklarından olan anıtsal yapıdır. M.Ö.1220 tarihinde Büyük Hitit İmparatorluğu dağılınca, bir takım beyliklere ayrılmıştır. Asur Krallığı devrinde Ergani Asur devletine bağlı kendi başına egemen bir şehir olarak kalmıştır. Ergani MÖ.XI.yüzyılda Asurluların egemenliğinden sonra, Makedonyalılar buraya hakim olmuş, İskender’in ölümünden sonra da yöre, Seleukosların, Partların ve Romalıların arasında el değiştirmiştir. Bizanslılar ve Araplar çoğu kez burasını ele geçirmek için karşı karşıya gelmişlerdir.

Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra, 1240’da Anadolu Selçukluları buraya egemen olmuştur. Timur’un Anadolu istilasından sonra Ergani Akkoyunluların başkenti olmuş, XVI.yüzyılda kısa bir süre Safevi egemenliğinde kalmış, 1515’te de Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. 

XIX.yüzyılın sonlarına doğru bugünkü kentin yerinde Osmaniye ismiyle yeni bir kent oluşmuş ve eski Ergani sönükleşmiştir. Ancak buraya verilen Osmaniye ismi Adana’daki Osmaniye ile karışmış ve Cumhuriyetin ilânından sonra yeniden Ergani ismi verilmiştir. Ergani’de günümüze gelebilen tarihi eserler olarak Hz.Meryem Kilisesi bulunmaktadır.

 

Meryem Ana Kilisesi, Zülküf Dağı’nın zirvesinde Dicle’ye bakan büyük kayanın üzerinde yer almaktadır. Zülküf Peygamber’in Makam’ı gibi Ergani’nin sembollerindendir. Zamanında Ergani’de bulunan büyük manastırın bir parçası olduğu ve rivayetlere göre 360 odasının olduğu söylenmektedir. 1960’lı yıllarda Ermenilerin baharın başlangıcında şenlikler düzenledikleri ve bölgenin kutsal yeri olduğu için Meryem Ana Kilisesi’ne gidip gece kilisede kaldıkları ve ibadet ettikleri söylenmektedir. Tarihi ve mimari açıdan büyük önem taşıyan kilise bir manastır şeklinde tasarlanmıştır. Kilisenin haricinde yatakhane, su deposu, fırın, yemekhane ve ahırlar bulunmaktadır. Kilise harap olmuş fakat; duvarları hala sağlam durmaktadır. 


Hilar Mağaraları, Ergani’nin güneyinde yer alan Hilar Köyü’nün doğusunda bulunmaktadır. Mağaraların ilçeye uzaklığı yaklaşık 7 km dir. Kayalardaki birçok tarihi eser, köyün girişindeki boğazda toplanmıştır. Diyarbakır
 Arkoloji Müzesinden alınan bilgilere göre Hilar Mağaraları Paleolitik dönemden itibaren yerleşime sahne olmuş, Roma Döneminde de MS. 1-5 yerleşim devam etmiştir. Osmanlı Dönemine kadar farklı işlevlerde kullanılmıştır.  

 

Çayönü kalıntıları

Tarihi Çauönü kalıntıları, Ergani ilçesinin Hîlar köyü yakınlarında Hilar Mağaraları'nın bulunduğu yerdedir. 1964'ten beri sürdürülen kazı çalışmaları ışığında bölgenin, geçmişi MÖ 9. binyıla kadar giden, Anadolu ve Mezopotamya'nın en eski yerleşim yerlerinden biri olduğu anlaşılmıştır. Renkli bir tarihe sahip olan ilçenin, ilçeye bağlı çayönü tepesi çevresinde yazılı tarih öncesine ait kalıntılara rastlanmıştır.

Buradaki buluntuların MÖ 7500 ile 6250 yılları arsına ait olduğu ve yörenin ilk insanlarca kullanıldığını ortaya koymakla beraber Çay önü MÖ 2000 yılına kadar Taş devri ve Tunç devrini içeren üç kültür evresi yaşamıştır. Çayönü, yakın doğunun en geniş açılmış ve korunmuş Neollitik yerleşmesi olarak ün yapmıştır. Çayönü'nün en bilinen yapısı SKULL BUILDING (kafatası binasıdır.) (polonyalı gezgin Simcon buradan mucize yaratan eski bir mabet diye bahseder). Ergani ilçesi tarih boyunca birçok isim almıştır Bunlardan bazıları Akanya, Erkenin, Erkanikana, Yanari, Zülkerneyn, Arsenia, Urhana ve Aşot'tur. Çok eski bir yerleşim yeri olan, Ergani'nin adı Ermeni eserlerinde Argını, Arxenî, çivi yazılı kaynaklarda Arsinia, Peutinger Tabletlerinde Arsenia diye de geçmektedir.